17 Temmuz 2013 Çarşamba

Dondurmam çok soğuk

Bugün önce "dondurmam çok soğuk" diye, ardından "off ne çok kum var, yapışıyo her yerime" diye isyan eden ergen gördükten sonra, bir ergenin isyan edemeyeceği hiçbir konu olmadığını anladım. Hayır dondurma konseptine aykırısın da, kumsaldan bahsediyoruz, taş olsa daha mı iyidi?
İnsanın 13-17 yaş arası hakikaten çok boktan bi dönem. Ama nasıl olmasın? Büyüyorsun, büyümeye çalışıyorsun, ama başta ebeveynlerin olmak üzere toplum senin büyüdüğünü kabul etmeye hazır değil. Varoluş mücadelesi veriyorsun bi yerde. "Banane yaaa, karışmayın bana" diyosun, alıp başını gitmek istiyorsun ama evden gitsen de 3 gün sonra "param bitti" diye kuzu kuzu dönmek zorundasın, en isyankar döneminde bile gelecek kaygın varsa okula gitmek zorundasın. Hatta evi terk edip arkadaşına gitsen, arkadaşının annesi "X hanımcığım, oğlunuz/kızınız bizde, haberiniz olsun" diye anneni arıyor. Duygusal gel-gitler yaşıyorsun ama toplum yine seni ciddiye almıyor. Kendi liseli aşkını dünyanın en büyük aşkı sanıyorsun, "Yok abi, X benim hayatımın aşkı, ondan başkasını sevemem" diyorsun ama bunu kendinden büyük kime söylesen "Heheheh, hep öyle derler, dur daha yiğidim, neler görceksin daha" diye küçümsüyorlar. Arkadaş ortamında "Hangi çılgın bana zincir vuracakmış, şaşarım!" diye takılıyorsun ama gizli gizli telefonda 1 saat daha dışarda kalmak için anneni ikna etmeye çalışıyorsun.
Sen "okumıycam" diye isyan edersin, annen "kuzeninle oynarsın der ya... İşte öyle bir şey.
Böyle empati yapınca üzücü kısımları da var tabi ama, ergenlik gerçekten katlanılmaz bir dönem. Hem bireyin kendisi, hem çevresi için. Ergenliği en az hasarla, hatta tam anlamıyla ergenlik yaşayamadan geçirdiğim için mutluyum. Tek utandığım şey, 2004'te aldığım "crazycansu" adlı msn adresidir sanırım. Hayır cici de bi kızdım, nerem "crazy"diyse allaasen? Herhalde geriye dönüp bakıp inanılmaz utandırıcı anılarım olsa kafamı kuma gömer ya da kimsenin beni tanımadığı bir yerde hayatıma sıfırdan başlardım.

Çünkü en asi ergen bile gün geliyor, büyüyor işte. Çalışmaya başlıyor, aile kuruyor, kendi çocuklarını yetiştiriyor. Mesela "Justin bana hi demedi" diyen kızın büyüyünce o video'nun dönüp dolaşıp kendisini bulduğunda ne kadar utanacağını düşünüyorum ben. Gülüp geçecek kadar olgun olursa ne âla, yoksa ömrünün sonuna kadar bu video üzerinden uğraşılır. Hemen her ergenin bir "teenage crush"ı olur zaten. Ben izlediğim dizilerdeki oyunculara kısa süreli tutulmalar yaşardım. Annem de yaşamış. Rich Man, Poor Man'deki sarışın adama mektup yazıp yollamış. Cevap alamamış, keşke alsaymış. Teenage crush'ı Gökhan Özen olan, şimdilerde jazz dinlediğini facebook paylaşımlarından anladığım arkadaşımın hatırlayınca ne kadar utanacağını biliyorum mesela. Ya da, yaşıtım olan ve hala, evet gerçekten hala twitter'da "aşık olduğu" ünlüye mention'lar atan, twitter arka planını onun fotoğraflarıyla kaplayan insanlar var. Onların 20 yaşında bitmediyse ne zaman ergenliklerini bitireceklerini merakla bekliyorum. Bu çağda ergen olmanın kötülüğü de bu işte, arkanda iz bırakıyorsun. Annem kim bilir o mektupta neler yazmıştı, şimdi hatırlamıyor bile. Bizim öyle mi? Gir zaman tüneline, bak 2007-2008'deki paylaşımlarına (o zamanlar status'ler "is"le başlardı) "...is içiyoruz her gece, her gece başka eğlencee", "...is tatlı cadıııı XD" yazan status'ünü gör ve kafayı kuma göm.

Bugün IC'den aldığım bir kitabı okurken arasında bir bilet buldum. Kim bilir benden kaç kişi önce bu kitabı ödünç alan birinin "Natacha Atlas" biletiydi. Bir başkasının hatırasını tuttum elimde gibi hissettim, hoşuma gitti. Üstünde yazı olan paraları, zarar verilmiş olsa da banklara kazınmış isimleri de severim. Başkasından hatıra. Lisede arkadaşlarımla gittiğimiz kafedeki her bir jenga tahtasında minik minik onlarca isim kazındığını görmüştük. Biz de kazıdık tabi, durur muyuz? Yıllar sonra beşimizin adını bir arada gören ve artık görüşmediğimizi bilen bir tanıdığımız "aa onlar da gelmiş buraya" demiştir belki.




3 yorum:

  1. İlk msn im cem_regruphepsi idi. Herkes cem kim diyordur bana. Kimse anlamazdi grup hepsi uyelerinden cemre olarak ilan ettigimi kendimi. İlk askimi bile bu msn adresi ile tanidigima gore bundan sonra tripkolik dinlesem yine de evde kalmam :D

    YanıtlaSil
  2. "dondurmam cok soguk" basligini gordukten sonra 5 dk falan biraktim bilgisayari guldum kendi kendime ve hayattan kesinlikle zevk almadigim su gunlerde boyle yakarislarda bulup en azindan kendimi eglendirmeye karar verdim. simdiye kadarki icraatlarim: dankeden oteye gitmeyen almancamla siteleri anlamaya calisirken "almanca'da bilmedigim cok kelime var" ve odami toplarken sacma sapan seyler bulup huzunlenmemle "dunyada ne kadar cok ani var" yakarislarim oldu. devam edecegim.

    YanıtlaSil
  3. Yeşim, asıl bunu yazdıktan sonra msn space diye bişey olduğunu hatırladım, hesaba ulaşamıyorum da, orada paylaştığım fotoğraflar "crazycansu" adıyla uzayın derinliklerde dolaşıyor şu an...

    Burcu, ergenlik çekilmez dönem falan deyip durdum ama biraz da hayattaki en büyük dertleri "soğuk dondurma" olduğu ve bunun tadını çıkaramadıkları için kıskanıyorum zaten :/ Ayrıca yabancı öğrencileri düşünmeyip ingilizce dil seçeneği koymadıkları için de isyan et, haklısın! :)

    YanıtlaSil